Konya’nın bir köyünde özgür, mutlu, sevgi dolu bir çocuklukla başlayan hayatımın ilk yılları, mücadeleci ve becerikli tam bir Anadolu kadını olan annemden etkilenerek geçti. Sabrı, mücadeleyi ve azmi ondan öğrendim.
Eğitim hayatım İstanbul’a taşınmamızla birlikte başladı. Babacan öğretmenim Şadi Gökalp, bizi hep kitap okumaya, araştırmaya, düşünmeye, analiz etmeye, gezip görmeye teşvik ederdi. Onun yönlendirmesiyle başlayan gezme ve okuma merakımla birlikte daha o yıllarda kişisel gelişim konusunda da araştırmaya, düşünmeye başlamıştım.
Üniversite sonrasında, şehirlerarası yaptığım iş gezilerinde insana olan ilgim giderek artıyordu, bütün bu gezilerde ve çalıştığım kurumsal şirketlerde insan davranışlarının etkilerini gözlemliyor, bu davranışların hayatın bütününe nasıl yansıdığını, yapılan tercihlerin nelere mal olduğunu inceliyordum.
Kariyerime başladıktan kısa bir süre sonra evlendim ama evliliğim yürümüyordu, hayatımın dönüm noktası ise kanser olduğumu öğrendiğim an olmuştu. Mutsuz bir evlilik, isteyerek çalışmadığım bir iş ve içimi kemiren bir hastalık… Hepsi bir anda bitti.
Ameliyatımı başarılı bir biçimde gerçekleştiren Prof.Dr.Mete Düren’in Cerrahpaşa Hastanesindeki muayene odasında, hastayım dersem ve bunu büyütürsem gerçekten öleceğimi, hayatımda beni rahatsız eden ne varsa tek tek hepsini bırakmam gerektiğini söylediğinde 29 yaşındaydım ve hayatımın kontrolünü elime almaya karar vermiştim. Artık ben ne istersem o olacaktı…
Tedavi sürecinde yeniden doğmuştum. Her şeye yeni baştan başlamıştım. ”Ben yapabilirim” dedim. Kendime yeniden inandım. Hayattaki amacımı keşfetmek için beni ben yapan ne varsa onun peşine düştüm ve kendim gibi olamadığım her şeyi terk etmeye çalıştım. Zor bir süreçti. Duygularımı yağlı boya tablolarıma aktarıyordum. İkili ilişkilerde uyum ve dengenin, sevgi kadar belki de ondan daha fazla gerekli olduğunu öğrendim. Bir sorunun çözümünü ya da çıkış yolunu bulmak için önce bunu gerçekten istemek gerektiğinin önemini kavradım. Mutsuz evliliğim, tatminsiz iş hayatım geride kalmıştı. Elbette her şeye yeniden başlamak ve sıfırdan bir şeyler inşa etmek kolay değildi, bunun için vakit kaybetmeden kendimi daha da geliştirmek ve farkındalığımı artırmak için çalıştım.
Aldığım bütün eğitimler ve katıldığım çalışmalar ile önce kendi hayatımı güzelleştirdim. Sonra da yakın çevreme faydalı olmaya başladım. Bitmeyen bir öğrenme ve öğretme serüveni içindeydim, gerçekten de hayatımda istemediğim hiçbir şey kalmamış ve hastalığımı da yenmiştim. Zaman içerisinde bu yeniden kurduğum hayat tarzım mesleğim oldu ve artık danışanlarımın yalnızlık, iletişim, kariyer ve özgüven sorunlarını ele alarak aşkı ve başarıyı bulmalarına yardımcı oluyorum.